"Context Switching Loss" ve Çoklu Görevler

Fatih Varlık
0
"Context Switching Loss" ve Çoklu Görevler

“Context switching” dikkat mekanizmasının, farklı bağlamlar ve görevler doğrultusunda istenilen odaktan sapmasını ve süreç içerisindeki değişimini tasvir eder. Çok sayıda görev arasındaki geçişler “multitasking” olarak adlandırılır. Geleneksel olarak çoklu görev idame edebilme becerisi, yüksek bilişsel kapasite ve üretkenlikle pozitif bir korelasyon sergilese de bir göreve direkt olarak odaklanmak yerine çoklu görevler arasında sık geçişler yapmanın, -özellikle kompleks görevler hesaba katıldığında- dikkat dağıtıcı bir rol oynadığı ve çok sayıda bilişsel “tradeoff”a yol açtığı bilinmektedir. İnsan beyninin, tekil görevleri çoklu görevlere nazaran daha başarılı bir şekilde yönetebilecek kapasiteyle evrimleştiği de göz önüne alındığında; çoklu görevler arasındaki geçişler neticesinde oluşan ekstra bilişsel yük, -“context switching loss” olarak ele alınabilir- üretkenlik özelinde ciddi kayıpları beraberinde getirmektedir. Dahası “context switching” sadece üretkenliği dramatik bir şekilde azaltmakla kalmaz, beyne aşırı yükleme yapıldığı için stres faktörüyle birleşerek bilişsel yeteneklerin kullanımı açısından darboğazlar da oluşturabilir. Aşağıdaki iki diyagrama göz atarak, bahsi geçen kavramlara ve üretkenlik çıktılarına yakından bakılabilir.

"Context Switching Loss" ve Çoklu Görevler
Diyagramda y eksenini dikkat seviyeniz, x eksenini ise geçen zaman olarak düşünebilirsiniz. Bu bağlamda bir saatlik yoğun çalışma periyodu içerisinde beş dakikalık kesintiye yol açan, konu dışı bir telefon görüşmesi yaptığınızı varsayın. Bu görüşmenin yalnızca beş dakika sürdüğünün ayırdında olsanız bile dikkat seviyenizdeki keskin düşüşün, dikkat kaybı öncesi seviyeye tekrardan ulaşabilmesi için ciddi bir "recovery time" gerekmektedir. 
Aynı anda çalışılan proje sayısı arttıkça, "multitasking" neticesinde "context switching loss" olarak kaybedilen zaman da artmaktadır. Grafiğin en solunda sadece bir projeye odaklanıldığında zaman çok daha efektif olarak kullanılırken, proje sayısı artıkça dikkat dağıtıcı faktörlerin de etkisiyle verimlilik dramatik bir şekilde düşmekte, üretkenlik azalmaktadır.

Kontrolörler çoklu görev başarımını nasıl sağlar?

Çoklu görevler ve bu görevler arasında sıklıkla gerçekleşen geçişlerin "context switching loss" oluşturduğunu ve üretkenlikte düşüşe sebep olduğunu artık biliyoruz. Peki, safety-critical olarak tanımlanan ATM ve ATC'de front-line personel olarak çalışan kontrolörler, mesleklerinin ayrılmaz bir parçası olan çoklu görevleri efektif bir şekilde nasıl ele alırlar ve bu alanda uzmanlaşırlar? Steril bir çalışma ortamında derin bir odaklanma, stresle başa çıkma, takım çalışmasının artılarından faydalanma, görevlerin delege edilmesi ve önceliklendirme gibi metotlar sıklıkla kullanılır. Ancak daha iyi bir kavrayış kazanmak için bilişsel kontrol (executive functions) ve bilgiyi işleme süreçleri irdelenmelidir.

"Context Switching Loss" ve Çoklu Görevler

Bilişsel bilim ve nöropsikolojide yönetici işlevler, davranışın bilişsel kontrolü için gerekli olan -seçilen hedeflere ulaşılmasını kolaylaştıran davranışların seçilmesi ve başarıyla izlenmesi- bir dizi süreci içerir. Yönetici işlevler, beynin bilgiyi işlemesi ve organize olmasına yardım eden çok sayıda bilişsel yetenekten oluşur. Prefrontal korteks aktivitesinin önem kazandığı, bilinç ve öğrenme gerektiren senaryolar irdelendiğinde yönetici işlevler detaylıca gözlemlenebilir.

Beyinde işlenen bilgilere göre kararlar alınabilmekte ve bu bilgi işleme sürecinin hızı, kavrayış ve performans olarak nitelendirilmektedir. ATCO çalışma ortamı düşünüldüğünde, karar alma ve planlama aşamalarında bilişsel kontrol kritik görevleri yerine getirir. Bilgilerin kısa süreli hafızada tutulması (callsign, seviye değişiklikleri, uçuş başı değişimleri, talimatlar vs), o an için ilgisiz olan etmenlerin ayırdına varma ve göz ardı etme, son olarak da değişen durum ve koşullara esnek bir şekilde adapte olup, muhakeme ve önceliklendirme yapabilme, zaman kontrolü ve yönetimi de işin içine katıldığında tipik bir bilişsel kontrol örneği olarak betimlenebilir. Bilişsel kontrol marifetiyle çoklu görevler arasındaki geçişlerde yaşanabilecek "context switching loss" ve "recovery time" gibi dezavantajlar minimuma indirgenir.


Çoklu görevler ATCO özelinde "overload"a yol açabilir mi?


Çoklu görevler arası geçişlerde; insan beyninin bilişsel kapasitesi, tepkilerin seçimi ve uygulama aşamaları hesaba katıldığında yapısal bir darboğaz oluşumundan söz edilebilir. Zira tepki verilmesi gereken iki uyaranın kısa aralıklarla sunulması durumunda -sıralı görevlerle kıyaslandığında eş zamanlı çoklu görev senaryolarında- görevlerin tamamlanma süreçlerinin uzadığı ve performans düşüşlerinin buna eşlik ettiği gözlemlenmiştir. Craik (1948)’in ortaya attığı tek kanal görüşlerini, darboğaz benzetmelerinin izlemesi sonrasında, bilişsel kapasite göz önüne aldığında çoklu görev performansının yoğun bir zihinsel aktivite gerektirdiği bulgulanmaktadır. Kontrolörlerin sahip olmaları gereken bilişsel yetenek setleri içerisinde ön sıralarda yer alan “time sharing” (çoklu görevler arasında anlık olarak dikkat geçişini sağlama) fenomeninin bu bağlamda önemi dikkat çekicidir.

Mental kapasite, karmaşıklık seviyesi yüksek işlerin önceliklendirildiği aynı zamanda da çoklu görevler arası geçişlerin bulunduğu dinamik çalışma ortamlarında hızla azalma eğilimdedir. Ayrıca yaş, stres, çevresel ve ergonomik faktörler gibi çeşitli unsurlar da mental kapasitenin dramatik şekilde düşmesine sebep olabilir.

ATC operasyonu sırasında bilişsel kaynakların çoklu görevleri yerine getirebilmek için dikkat mekanizması ve hafıza kullanımı bağlamında aşırı olarak zorlanması potansiyel hata riskini de arttırır. Kontrolörler, artan iş yükünün bilişsel kapasitenin ötesine geçmesiyle “overload” olarak adlandırılan, görevlerin kapasitenin üzerinde seyretmeye başladığı, performans ve hizmet kalitesinin düştüğü süreci deneyimlerler.

Kontrolörler sahip oldukları bilişsel yetenekler setlerinin yanı sıra çoklu görevler arasında geçişlerde uzmanlaşmış olsalar da insan doğası gereği "cognitive load" ve bilişsel limitlerden mustariplerdir. Ancak çalışma pratikleri, mindsetleri ve bilişsel kontrol mekanizmasını etkin kullanmaları sayesinde çoklu görevler arası geçişlerde yaşanabilecek "context switching loss" ve "recovery time" gibi olumsuzlukları daha iyi tolere edip, üretken bir şekilde çalışmayı sürdürebilirler.

Kaynaklar:
* Quality Software Management: Systems thinking, Gerald M. Weinberg.
* Kuşkaya H.O., Varlık F., ATCO - Teknik Bakış ve Organizasyonel Rehber, Nisan 2023.
* Ruthruff, E., Pashler, H.E. and Klaassen, A. (2001). Processing bottlenecks in dual-task performance: Structural limitation or strategic postponement. Psychonomic Bulletin and Review 8(1), 73-80. (alert-passed)
Etiketler:

Yorum Gönder

0Yorumlar

Lütfen ofansif bir dil kullanmadığınızdan, yapıcı öneriler ve eleştirilerde bulunduğunuzdan emin olun. Yorumlar denetlendikten sonra uygun bulunursa yayımlanmaktadır. Anlayışınız için teşekkürler.

Yorum Gönder (0)

#buttons=(Kabul ediyorum!) #days=(20)

Daha iyi bir site görüntüleme deneyimi için çerezlere izin verin. Daha fazlası
Ok, Go it!